Guatr

Guatr ve Tiroid Nodülleri

Tiroid bezi, tiroid hormonlarını sentez eder ve salgılar. Tiroid bezinin herhangi bir nedenle büyümesine guatr denir. Bazen nodüllerle birlikte görülen guatr hastalığı hafif durumlarda belirti vermeyebilir. Eğer büyüme çoksa ve nodülle birlikteyse boyun tek ya da çift tarafında şişlik görülür. En önemli nedeni iyot eksikliğidir ve bu yüzden ülkemizde sık görülür. Tiroid bezinin hipotiroidi, hipertiroidi, tiroid kanseri, tiroid nodülü ve tiroid iltihabı gibi hastalıkları da guatra yol açabilir.

Endemik Guatr: Belirli coğrafi bölgelerde tiroid bezinin tek veya iki taraflı büyümesidir. Çoğunlukla iyot eksikliği veya iyottan fakir gıdalarla beslenilmesi sonucu oluşur. Bazı besinler de guatra neden olabilir. Bunlara guatrojenler denir. Şalgam ve tohumları, lahanalar, antitiroidler guatrojen besinlerdir. Türkiye’de yapılan çalışmalarda Isparta, Burdur, Batı ve Doğu Karadeniz bölgeleri endemik bölgeler olarak kabul edilmiştir.

Sporadik Guatr: Endemik bölgeler dışında gelişen ve nedeni belli olmayan tiroid bezi büyümelerine sporadik guatr denir. Basit guatr olarak da tanımlanır, çoğunlukla ötiroiddirler.

Basit Difüz Guatr: Bu tip guatrlarda fonksiyon bozukluğu olmadığından hastalar çoğunlukla estetik görüntü ve bası şikayetleri ile başvururlar.

Tedavi

Basit ve endemik guatrlarda öncelikle önleyici tedavi uygulanır. Endemik bölgelerde guatrojen maddelere dikkat edilmesi ve iyot proflaksisi yapılır. Medikal tedaviye rağmen büyüyen, göğüs arkasında ağrı semptomları yapan, estetiği bozan ve kanser şüphesi taşıyan olgularda cerrahi uygulanmalıdır. Cerrahi sonrası bu hastalara L-Tiroksin tedavisi yapılmalıdır.

Multinodüler Guatr

Multinodüler guatrın nedenleri arasındaki en önemli etken endemik guatrdır. Kanser riski taşıdığı için önemlidir. Belirti göstermeyen olgularda hastanın TSH düzeyine göre L-Tiroksin verilebilir. Kanser riski, göğüs arkasına doğru büyüme, bası semptomu ve kozmesis varsa tiroidektomi yapılmalıdır. Tiroidektomi tiroid bezinin bir kısmının veya tamamının alınmasıdır. Hastanın durumu, yaşı ve hastalığın evresine göre tiroidektomi, radyoiyod tedavisi ve T4 uygulaması gibi tedavi yöntemlerinden hangisinin uygulanacağına karar verilir. Tiroidektomi genç, sağlıklı ve özellikle bası semptomları oluşan olgularda standart tedavidir. T4 tedavisi ise düşük riskli, TSH seviyesi üst sınırda, orta yaşlı grup için seçkin tedavidir. Yaşlı hafif hipertiroidisi olan olgularda radyoiyot tedavisi seçilebilir.

Soliter Tiroid Nodülleri

Soliter tiroid nodülleri tiroidde tek nodül olmasıdır. En sık rastlanılan tiroid hastalığıdır. 30-50 yaş aralığında yüzde 4-7 oranında tiroid nodülüne rastlanılmaktadır. Tiroid nodüllerinde kanser oranı ülkelere ve yaşa göre değişiklikler göstermektedir. Bu oran yüzde 11-30 arasındadır.

Soliter Nodül

Soliter tiroid nodüllerinin çoğunluğu belirtisizdir. Çocuktaki soliter nodülde kanser oranı çok yüksektir. Kadınlarda daha çok görülmesine karşın soliter nodülde kanser oranı erkekte daha yüksektir. Çocuk yaşta özellikle boyun lenfoması nedeniyle radyoterapi uygulanmışsa soliter nodülde kanser oranı yükselir. Endemi bölgelerinde; iyottan zengin bölgelerde papiller kanser, iyottan fakir bölgelerde ise foliküler kanser oranı daha sıktır. Daha önce var olan nodülün süratle büyümesi, sert, fikse ve boyunda nodülle birlikte lenfadenopatinin tespit edilmesi ve ses kısıklığı olması kanseri düşündürür.

Selim tiroid nodülllerinde hastanın takibi yapılır. Takip sırasındaki değişiklikler göre ameliyat kararı verilir. Cerrahi tedavide nodülün selim veya kanser olmasına göre total tiroidektomi, totale yakın tiroidektomi, total lobektomi veya subtotal tiroidektomi gibi teknikler uygulanır.